470 Kişilik Toplu Mezar Bulundu
Speicher katliamı olarak anılan ısıda-in askeri üsse baskını sonrası yakınlarını kaybedenler DNA testiyle sevdiklerinin öldürüldü öldürülmediklerini öğrenecekler.
Terör örgütü Irak Şam İslam Devleti, geçen yıl Haziran ayında eski Irak lideri Saddam Hüseyin'in doğum yeri Tikrit kentinin hemen dışında bulunan Speicher askeri üssüne baskın düzenleyip, buradaki çoğunluğu Şii, yüzlerce genç askerleri kaçırıp. Isıda-in yayımladığı, askerlerin sıraya dizip tek tek infaz edildiği görüntüler dünya kamuoyunun büyük tepkisini çekti.
Öldürülen askerlerin bazılarının cesedi Dicle nehrine atıldı, bezilerinin ki ise gömüldü. Söz konusu katliam sırasında bildirilen 1700 kadar kişinin ısıda tarafından öldürüldüğü açıklandı. Nisan ayının ilk günlerinde Irak ordusunun İranlı komutanlardan yardım alarak gerçekleştirdiği operasyonla ele geçirilen şehirde 10 toplu mezar bulundu.
Iraklı yetkililer, dün ise şehirde Tikrit yakınındaki yeni bulunan toplu mezarlardan 470 ceset çıkarıldığını açıkladı. Başkent Bağdat'ta dün bir basın toplantısı düzenleyen Irak Sağlık Bakanı Adil Hammoud, "Tikritdəki toplu mezarlardan 470 Speicher katliamı şehidinin cesedini çıkardık. Cesetlerin teşhisi devam ediyor. Bileşik iştir. Kurbanları belirlemek çok çalışma gerektirir" dedi.
Bağdat'taki ana morguna Müdürü Ziad Ali Abbas ise "Bu cesetler dört mezardan çıkarıldı. Bu mezarlardan biri diğerlerinden daha büyük ve burada 400 ceset bulundu. İkinci mezarda 50 ceset, kalan iki mezarda dokuz ceset bulundu. Cesetler üst üste atılmıştı" dedi. Abbas, mezarlardan çıkarılan cesetlerin Uluslararası Kızıl Haç grubundan da bulunan yabancı uzmanların desteği ile incelendiğini belirtti.
DNA testlerinin ardından öldürülen ait ilk isim listesi, gelecek haftadan itibaren yayınlanmaya başlanacak. Isıda-in bölgedeki saldırıları sırasında oğulları, kardeşleri, babaları kayıplara düşen yüzlerce aile, yakınlarının Speicher katliamında öldürüldü öldürülmediğinin saptanması için uzun zaman bekledi. Speicherdeki askerlerin başlarından vurularak ırmağa atıldıkları Dicle kıyısındaki köprü, Tikritin geri alınmasından bu yana bir türbeye döndü.