9 yıl önce
KESK eski MYK üyesi ve şu anda KESK Genel Meclis üyesi olan Hamide Yiğit'in görev yaptığı okula gelen iki bakanlık müfettişi, Yiğit'in ‘Cumhurbaşkanına hakaret' ile suçlandığını ve memuriyetten men edilmesinin talep edildiğini iletti.
Bakanlık müfettişleri, söz konusu suçlamayla ilgili olduğu iddiasıyla, Hamide Yiğit'in sosyal medya paylaşımlarından ekran görüntüleri, yazıları, söyleşi ve imza günlerine ait afişlerinin derlendiği 36 sayfalık bir dosyayı ‘suç delilleri' diye Yiğit'e gösterdi.
Hamide Yiğit, soruşturma henüz başlamadan hazırlanan bu dosyayla ilgili şunları söyledi:
‘BENİ SUSTURMAK İSTİYORLAR'
Müfettişler ön soruşturma olmadan, adeta ‘savcılık iddianamesi' gibi bir dosyayla gelerek, ‘iddia makamı' gibi davrandılar. Hazırlanan delil dosyasının içeriğinin suç isnadıyla hiçbir ilgisi yoktur. Soruşturma başlamadan peşin hüküm verildiğini gösteriyor. Bu yüzden ‘iddiaların aslı yoktur' diyerek sorulara yanıt vermeyi reddettim. ‘Suç delili' diye gösterdikleri materyallerde iddia ettikleri gibi cumhurbaşkanına hakaret suçunu oluşturabilecek bir dayanaktan çok, kitaplarım, yayımlanmış yazılarım, söyleşi, panel ve imza günlerimle ilgili afişlerin dosyalandığını gördüm. Belli ki yazılarımdan rahatsız olanlar beni susturmak istiyorlar.
Yiğit'in Sendika.Org'da yayımlanan 25 Kasım tarihli ‘Türkmendağı gerçeği ve AKP'nin savaş provası' ile 10 Aralık tarihli ‘AKP'nin Türkmendağı efsanesi: Kim bu ‘Türkmen direnişçiler?' isimli iki yazısı, ses getirmişti.