Tacikistan'da Akrabaların Evlenmesine Yasak Gelebilir
"İslam kardeş çocukları arasında nikahları ..."
Tacikistan'da amca, dayı, hala, teyze çocukları arasında evliliklerin yasaklanacağı duyumları gittikçe artıyor.
AjansAlperen.Com, Özgürlük Radyosu'na dayanarak verdiği habere göre, kan akrabaları arasında nikahlara yasağı konulmasına taraftar olanlar diyorlar ki, böyle nikahlardan doğan çocuklarda kalıtımsal hastalıkların olması riski son derece yüksektir ve bu, genel olarak halkın sağlığına olumsuz etkiler.
Kan akrabalığın hiçbir hasar görmeyenler ise diyorlar ki, komplikasyonlar hakkında bilgiler şişirildi ve kan akrabalığı ile kalıtsal hastalıkların bağlılığı konusunda daha derin bilimsel araştırmalara ihtiyaç vardır. Onlara göre, bu meselede yasağıyla hiçbir şeye ulaşmak mümkün değildir.
Son aylarda bu gibi tartışmalar öyle bir seviyeye ulaştı ki, bu meselenin yeni parlamentonun ilk günlüğünde ilk madde olacağı bekleniyor.
Fesadın kaydı
Şimdilik kardeş çocukları arasında nikahları yasaklayan yasanın projesi bile hazır değil, fakat bu potansiyel yasağa destek hükumetin en üst kademesine verildi. Bundan dolayıdır ki, sağlık yetkilileri daha şimdiden belli tedbirler almaya başladılar.
Martın 17-de ülkenin güneyindeki Hatlon eyaletinin Sağlık Müdürlüğü söyledi, özürlü doğmuş çocukların tesciline başladı. Bu kayıtın ilginç yönü, böyle çocukların ebeveynleri arasında akrabalık ilişkileri de kaydedilir.
Kayıt rakamları gösteriyor ki, eyalette 18 yaşından küçük olan 9700 kişi fiziksel veya zihinsel engelle doğdu ve bunlardan 1 546 sının anne kardeş çocuklarıdır.
Eyaletin merkezi şehri Kurkontepa'da doğumsal kusurlar doğanların yüzde 25'ini anne kardeş olanlar teşkil ediyorlar.
Kayıt işinden başka Hatlo'nun sağlık yetkilileri hem de halk arasında farkındalık kampanyası yapıyor, kan akrabalığının gelecek nesil için mümkün komplikasyonu hakkında bilgileri nüfus arasında yayarlar.
Kampanyanın güçlendirilmesi için yönetim bu işe yerel imamları da edinir.
Hatta Rahmon-un kendisi ...
Hatlon'da görülen tedbirlerden önce, henüz Ocak ayında Cumhurbaşkanı Emomali Rahmon konuşma yapmış, ülkede "kan akrabaları arasında evliliklerin artmasından" endişesini dile getirmişti.
Sürecini tamamlayan eski parlamentonun önünde konuşma yapan Başkan bilgi vermişti ki, "ülkede devletin himayesinde olan 13 bin özürlü çocuk var" ve çoğu kan akrabaları arasında nikahlardan doğdu.
Ülke başkanı aynı konuşmasında Sağlık ve Sosyal Güvenlik Bakanlıklarının bile evliliklerin önlenmesi için tedbirler planı hazırlamak talimatı vermişti.
Hele başkanın konuşmasından önce, 2013 yılında tanınmış milletvekili ve "akraba nikahlarının katı karşıtı" Saodat Amirshoeva parlamentosu bile evliliklerin yasaklanması hakkında kanuna bakım zaruri olarak ikna edebilmişti.
Bu yasa parlamentoda müzakere aşamasına ulaşmamış, projeyi hazırlamak için düzenlenmiş eleman grup birkaç tartışmadan sonra iptal edilmişti.
Geçenlerde Amirshoeva demişti ki, o zaman hükumet böyle bir yasağın uygulanması için mekanizma ve tesisatlara sahip olmadığını esas yol.
Şimdi bu konuda Rahmon-un çıkış yapması teşebbüsün yeniden gündeme gelmesine yardım etti.
O diyor ki, Tacikistan'da kökleşmiş geleneğe göre Başkan gösteriş vermeyene kadar hiç kimse ne yapmak istemiyor. İşte bu nedenle milletvekili inanıyor ki, şimdi bu teşebbüs gerçekleşmeye zamankinden daha yakındır.
Din de destek veriyor ve vermiyor
Rahmon'un çıkışından birkaç gün sonra Tacikistan İslam Merkezi'nin başkanı Faizullo Barotzoda kendisinin tebirince değilse, Rahmon'un "anlamlı teşebbüsünün milletin birliğine, sağlığına, yetenek ve yaşam tarzına olumlu etki göstereceğini" belirtti.
Fakat başka din adamları bu konuda qadağayla şeylere nail olunacağına pek inanmıyorlar.
Nüfuzlu din görevlisi Nuriddin Turajonzo'da diyor ki, burada sağlık riskleri son derece şişirildiği özürlü çocukların sadece 3-4 faizi kan akrabaları arasında nikahtan doğuyor.
Yasağın karşılığında Turajonzo'da gelecek çiftleri sivil kaydından geçmeden önce hükumet tarafından finanse edilen tıbbi-genetik denetimden geçmeye çağırıyor. Onun fikrince, bu tür denetimin sonucunda riskin varlığı ortaya çıkan takdirde bile evliliğin tavsiye görülmediğini eklemek olur.
Din adamı ekledi ki, "İslam kardeş çocukları arasında nikahları ne takdir, ne de yasaklar". O diyor ki, zaten din görevlileri gençleri hep yabancı ailelerin çocukları ile evlenmeye teşvik ederler ve derler ki, böyle nikahlardan daha sağlıklı çocuklar doğuyor.
"Fakat buna rağmen, biz böyle bir yasağın karşıyız" dedi din görevlisi.
Dünya boyunca 1 milyar insan kardeş çocukları arasında evliliklere rağbet besleyen topluluklar yaşıyor. Bunlara Tacikistan ve Orta Asya toplumları da aittir.
Bilimde akraba evlenmelerinin riskli olması, böyle nikahlardan doğuştan engelli çocuklarına doğma ihtimalinin yüksek olması konusunda önerme çoktan mevcuttur.
Son zamanların bu sayalım en büyük araştırması İngiltere'de yapıldı. "Bredfordun yavruları" (Born in Bradford) adlı araştırma doğruladı ki, kardeş nikahlarından engelli çocukların doğması riski adi nikahlar olduğundan iki kat daha yüksek.
Aile geleneği
Yüzyılların geleneğine son vermek o kadar da kolay olmayacaktır.
Birçok durumda bile nikahlara aile servetinin yad ellere düşmesini istemeyen zengin adamlar tercih. Üstelik böyle evlilikler ebeveynlerden, akrabalardan ve toplumdan destek gördüğü için daha dayanıklı olur.
Hatlonda yaşayan ev kadını Zebo Karimova kardeş çocukları arasında evliliklerin nasıl facialara sebep olmasını kişisel deneyimlerinden biliyor.
Karimova hazırda kendisinin beş yaşındaki erkek torunu Anisjon-a hizmet ediyor. Çocuk onu yürümekten mahrum etmiş nadir kalıtsal hastalıktan acı çekiyor.
Anisjon-un ebeveynleri kardeş evlatlarıdırlar.
Sonuçta Anisjon-un babası "dünyaya sakat çocuklar getirdiğine göre" karısını boşayıp ve Karimova her şeyde kendini suçlu bilir.
"Kızımı ablamın oğluna kendim verdim ki, akrabalarımızın biraz da sağlam olsun. Ama biz değiliz ki, bunun böyle komplikasyonu olabilir "- diyor nine.
Geçmişlerde çöl olmuş Kurkontepa da adamları Sovyet hakimiyeti 1930'larda kurumlaştırdı ve çoğu yerel gelenek ve dillerini korumak için akraba nikahlarına üstünlük verdiler.
Üstelik bu gelenek başka evliliklerin üstüne saldırıya da geçti.
"Benim kayın babam ve kaynanam neredeyse ailemi dağıtacaktı, - diyor Malika (isim değiştirilmiştir), - çünkü ailede yad kızı istemiyordu".
O diyor ki, akraba nikahlarını yasak önce, hükumet adamların mentalitetini değişime gayret göstermelidir.